“Bafra Pidesinin Peşinde: Anılar ve Arayışlar”

İsmail Erdal

03-10-2024 14:33

“Bafra Pidesinin Peşinde: Anılar ve Arayışlar”

Yıllar önce Bafra’da deneyimlediğim o eşsiz Bafra pidesinin tadını unutamıyorum. O günlerde aldığım her ısırık, damakta kalan o derin lezzet ve tereyağının mükemmel uyumu… Marmaris’teki tanıdık bir pideciye bu özgün tarifi uygulatma heyecanıyla doluydum, fakat umduğumuz sonucu alamadık. Bafra’daki o otantik tatları burada yakalayamadığımızı fark etmek, beni hem bir lezzet arayışına hem de geçmişle olan bağımı yeniden keşfetmeye itti.

Bafra pidesi, Türk mutfağının zengin çeşitliliğini yansıtan, özellikle Samsun’un Bafra ilçesine özgü bir lezzettir. Bu benzersiz pide, uzun, dar ve yassı biçimiyle ilk göz açtığım günlerden itibaren beni büyüledi. İç harcında kıyma, soğan, maydanoz ve baharatlar bir araya gelerek, her ısırıkta damağımda unutulmaz bir lezzet patlaması yaratırdı.

Bafra pidesinin çıtır dış yapısı ve sulu, aromatik içi her zaman dikkatimi çekerdi. Ancak, pidenin tadını gerçek anlamda bütünleyen, üzerine eklenen o ipeksi tereyağıydı. Tereyağı, pidenin zaten zengin olan lezzet profilini daha da derinleştirir ve ona hoş bir koku katar.

Bafra’da yemek ayrı bir deneyimdir; çünkü Bafra’nın yerel ustaları, bu lezzeti yıllar boyunca mükemmelleştirmiştir. Pide, sadece bir yemekten daha fazlası, bir kültür simgesi haline gelmiştir. Sıcak servis edilen Bafra pidesi, yanında ayran, turşu ve yeşilliklerle mükemmel bir uyum sağlar ve özellikle soğuk kış günlerinde, bir fincan çayın yanında, sizi hem ısıtacak hem de lezzetli bir serüvene çıkaracaktır.

Bafra pidesi, geleneksel ve modern Türk mutfak kültürünün vazgeçilmez bir parçası olarak, her geçen gün daha fazla lezzet sever tarafından keşfedilmektedir. Her lokması ile Anadolu’nun zengin tarihini ve kültürünü tatmak isteyenler için kaçırılmaması gereken eşsiz bir lezzettir. Bu pideyle tanışmam, beni hem geçmişime bağlıyor hem de damağımda kalıcı bir iz bırakıyor.

Bafra pidesi, lezzet arayışımızda özel bir yere sahiptir. Bu özgün lezzeti tatmak için üç yıl önce Sinop yolculuğumuz sırasında eşimle birlikte Bafra Yakakent e uğradık. Ancak, Muğla esnafının samimiyetini ve sıcak yaklaşımını burada bulamadık. Uzun süre oturup beklememize rağmen, aldığımız servis lakayit bir tavırla gerçekleşti. Bu durum, beklediğimiz lezzet deneyimini olumsuz etkiledi.

Bafra pidesinin kendine has lezzetini yıllardır biliyor ve seviyorum. Ancak bu seferki pide, hem yapılış olarak hem de sunum olarak beklentilerimi karşılamadı. Üstelik personelin davranışları, Bafra pidesine olan özlemimi karşılamaktan uzak kaldı.

Yolculuğumuz Yakakent e devam ederken, köşede kendi ürettiklerini satan kadınların samimiyetiyle karşılaştık. Bu kadınlar, “Benden de al” diyerek bizleri içtenlikle karşıladılar ve ihtiyacımızdan fazla olsa da onlardan alışveriş yaptık. Bu samimi ve içten yaklaşım, Bafra Yskaken te yaşadığımız hayal kırıklığını unutturdu ve Atakum’dan mutlu ayrılarak Sinop yolculuğumuza devam ettik.

Bu deneyimi dostum Bafra lı Emekli öğretmen, Akpınar Öğretmen okulu, sınıf arkadaşım Kibar Yazıcı’ya anlattığımda, esnafın gelen misafirlere karşı daha olumlu ve ilgili davranmaları gerektiğini vurguladım. Gerçekten, bir esnafın tutumu, müşterilerin deneyimini doğrudan etkiler. Umarım, Karadeniz in kenarında en güzel kumlara sahip eski ismi Gümenüz olan, Bafra Yakakent teki pideciler bu geri bildirimi dikkate alır ve misafirperverliklerini artırarak herkesin güzel anılarla ayrılmasını sağlarlar.

(Yazımda Atakum yazmıştım. Doğrusu Yakakent tir.)

İsmail Erdal 03.10.2024 Muğla

DİĞER YAZILARI ‘’Minik Canların Umutlarını Çalanlar Para Hırsı Uğruna Geleceğimiz Karartılıyor’’ 01-01-1970 02:00 Tarikatların Gölgesinde Laiklik 01-01-1970 02:00 Vatan Savunmasında İbadet ve Dayanışma: 01-01-1970 02:00 İklim Değişikliğinin Ayak Sesleri 01-01-1970 02:00 3. Maddeyi Tartışmaya Açmak Tehlikeli Bir Girişim 01-01-1970 02:00 Kız Çocukları: Eşitlik Mücadelesinde Büyüyen Hayatlar 01-01-1970 02:00 “Avcılık Spor Değil 01-01-1970 02:00 Amasya Elması 01-01-1970 02:00 Alevlerle Yazılan Özgürlük 01-01-1970 02:00 Sessiz Çığlıklarımız Ne Zaman Duyulacak? 01-01-1970 02:00 Aklın Yolu Birdir 01-01-1970 02:00 Türk çiftçisine bir an önce "KENEVİR" ekme yetkisi verilmelidir. 01-01-1970 02:00 "Geleceğin Enerjisiyle Eğitimi Aydınlatan Öncü Adımlar" 01-01-1970 02:00 Sınıfta İmamın Yeri Olabilir mi? 01-01-1970 02:00 Çocukluk Adımlarımın Büyülü Yolculuğu 01-01-1970 02:00 Kadınlarımızın Toplumdaki Yeri 01-01-1970 02:00 İtfaiyeciler Günü: Yangın Güvenliğinin Kahramanları 01-01-1970 02:00 Dünya ile Bağlarımızı Koparmayalım: 01-01-1970 02:00 “İnsan Hayatına Teknolojinin Dokunuşu” 01-01-1970 02:00 “Dualarla Gelecek Kurulmaz: Bilimden Uzaklaşan Toplumlar Yok Olmaya Mahkum” 01-01-1970 02:00 “Haşhaş: İnsanlık Tarihinin Köklerinden Günümüze Uzanan Bir Yasaklı Bitki” 01-01-1970 02:00 “Haşhaş Çiçekleri Arasında Yürüyüş: 1950'lerde Taşova'da Bir Çocukluk Hikayesi" 01-01-1970 02:00 Kenevir: İnsanlık İçin Bir Miras, Egemen Güçler İçin Bir Tehdit 01-01-1970 02:00 “12 Eylül: Türkiye’nin Karanlık Dönemi ve Kaybedilen Gelecek" 01-01-1970 02:00 “Doğanın Tacı: Gürsu’nun Sularında Hayat Bulmak" 01-01-1970 02:00 Eğitimi Korku Değil, Bilim Şekillendirmeli 01-01-1970 02:00 “Kötülüğün Yankısı: Falaris Boğası ve Adaletin Karanlık Yüzü" 01-01-1970 02:00 “Masumiyetin Katledildiği Yerde İnsanlık Utandı" 01-01-1970 02:00 1916 yılında Arap Yarımadası’nda önemli bir dönüm noktası yaşandı 01-01-1970 02:00 “Köy Enstitülerinin Işığı ve Cumhuriyetin Aydınlık Geleceği" 01-01-1970 02:00 Toprağın Üstü Altından Kıymetli 01-01-1970 02:00 Amasya, yüzyıllardır sanatın, müziğin, merkezi olmuş bir şehir 01-01-1970 02:00 Bir Akpınar Efsanesi: İbrahim Aydın’a Veda 01-01-1970 02:00 Bu Topraklarda Mustafa Kemal'ler Yenilmez: 01-01-1970 02:00