İki sanığın Samsun 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalarına başladı. Duruşmaya Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Samsun, Giresun ve Ordu Baro başkanları, ADD Samsun Şubesi ve çok sayıda avukat katıldı.
“KENDİMİ KAYBETTİĞİM BİR ANDA YAPTIĞIM BİR OLAY”
Evli ve 2 çocuk sahibi olduğunu söyleyen C.R.F, o gece uyuşturucu kullandıklarını belirterek savunmasına herkesten özür dileyerek başladı. Fidan, telefonunda Atatürk veya devlet büyüklerine hakaret içeren bir şey olmadığını ileri sürerek, “Kimse hakkında kötü düşünmem. Ben en büyük hatayı o akşam Batuhan’ın yanına gitmekle yaptım.
Batuhan uyuşturucu madde kullanıyordu. Ben de kullandım. Böyle bir plan yapmadım. İddianamede söylediğim ileri sürülen ‘Doğan güneş olarak tanımlanmasını kabul etmiyorum’ diye bir şey söylemedim. Bu sözü emniyette tartıştığımız bir polise söyledim.
Uyuşturucu maddesinin etkisindeyim. Bu şekilde yazmışlar. Hain, lafını söylediğimi düşünmüyorum. Yok ateş yakacakmışım öncülük yapacakmışım böyle bir şey söyledim. Hatırlamıyorum. Ben ne yaptığımı bilmiyorum.
Bir şey yazmaları gerekiyordu polisler yazdılar. Bilmediğim ve daha önce hiç kullanmadığım bir şey kullandım. Pişmanım. Kendimi kaybetmiş bir halde yaptığım bir olaydı. Herkesten özür dilerim.
Arabada bulunan balyoz ise, düğün salonumun duvarı yıkmıştım ve arabada kalmış. Bir hataydı. Hiç bir cemaat veya parti ile alakam yoktur. Atatürk’e hakaret eden hiç bir paylaşımım yoktur. 2 çocuğum var. Onları devletine, milletine, Atatürk’e sevgiyle büyütüyorum. Tamamen uyuşturucunun etkisiyle oldu ” dedi.
“BEN ELİMİ BİLE SÜRMEDİM”
Savunmasında olaydan bir gün önce plan yapmadıklarını söyleyen B.F., “Böyle bir olayla anıldığım için çok üzgünüm. Benim bilgim dışında gerçekleşti. Ben elimi bile sürmedim. Sadece anıta çıkmasına yardım ettim. Bana bir değişimi başlatırdım diye bir şey demedi.
Suçlamaları kabul etmiyorum. Olaydan bir gün önce de karnımız acıkmıştı parkta yemek yerken Celali, ‘Anıt üstümüze yıkılsa ne olurdu?’ dedi. Bizde güldük. Başka bir şey söylemedi. Eğer kırmak isteseydi bunu balyozla yapabilirdi. Beraatimi istiyorum. Ben fotoğraf çekinecek sandım. Atatürk’ü sevmeyen bir adam değilim” diye konuştu.
Sanıkların avukatı ise, her iki sanığın ideolojik amaçları olmadan aldıkları uyuşturucunun etkisiyle eylemi yaptıklarını ve ifadelerini de uyuşturucu maddenin etkisinde verdiklerini söyleyerek tahliyelerini istedi.
“BU SALDIRIDAN BÜTÜN TÜRK HALKI ZARAR GÖRMÜŞTÜR”
Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ise duruşmaya karılma talepleri olduklarını söyleyerek, “Bu olaydan sadece bir kişi ya da bir kurum zarar görmedi. Bu kavram daha genişletilmelidir. Atatürk anıtına zarar verilmesi konusunda, Cumhuriyete inanan tüm bireyle bu suçtan zarar görmüştür. Katılma talebi bir tercih değil bizim için bir görevdir” ifadelerini kullandı.
“ARKASINDAKİ CEMAAT ARAŞTIRILSIN”
Samsun Güç Birliği temsilcisi avukat Lütfi Keskin, sanıkların arkasında başka bir güç olduğuna iddia ederek, “Bunların arkasında cemaat bağlantısı var. Bu konu araştırılsın. Bu Türk milletinin özüne bir saldırıdır. İnsanları birbirine düşürme amacı vardır.
Bu başarılı olsaydı karışıklık çıkma ihtimali vardı. Soruşturma genişletilsin ve katılma talebisiniz kabul edilsin” dedi.
DURUŞMA KARAR İÇİN ERTLENDİ
Duruşmaya katılan Samsun, Ordu, Giresun Baro Başkanları ve ADD avukatı, suçun sadece kamu malına zarar verme ve Atatürk’ün manevi şahsına hakaret suçlarından değil, devletin bütünlüğünü bozmaya, anayasal düzeni yıkmaya ve halkı kin ve nefrete düşürdüklerini belirterek iddianameyi kabul etmediklerini söyledi.
Cumhuriyet savcısı ise saldırının teşebbüs aşamasında kaldığını belirterek, sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini ve sanıkların cezalandırılması talep etti. Öte yandan mahkeme, bütün katılım taleplerini kabul ederek, sanıkların tahliye taleplerini kabul etmedi. Duruşma karar vermek üzere 21 Nisan’a ertelendi.